Erken dönemde özgün bir belirti vermeyebilen karaciğer kanseri, tanı aldığında tedavi planlaması için geç kalınmış olabilir bu yüzden karaciğer kanseri mutlaka erken teşhis edilmelidir. İlerledikçe nedensiz kilo ve iştah kaybı, karnın sürekli şiş olması, sıvı birikimi, halsizlik, sarılık gibi belirtiler gösteren karaciğer kanserinde; tümörün çıkarılması veya karaciğer nakli gibi tedaviler söz konusudur.

Karaciğer Kanseri Nedir?

Erken dönemde özgün bir belirti vermeyebilen karaciğer kanseri, tanı aldığında tedavi planlaması için geç kalınmış olabilir bu yüzden karaciğer kanseri mutlaka erken teşhis edilmelidir. İlerledikçe nedensiz kilo ve iştah kaybı, karnın sürekli şiş olması, sıvı birikimi, halsizlik, sarılık gibi belirtiler gösteren karaciğer kanserinde; tümörün çıkarılması veya karaciğer nakli gibi tedaviler söz konusudur.

Karaciğer Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Karaciğer kanserinin erken dönemde çok özgün bir bulgusu yoktur bu yüzden tanı konduğunda kanser genellikle büyük boyutlara ulaşmıştır.  Sıklıkla, kilo kaybı, iştahsızlık, halsizlik, çabuk yorulma, sarılık, karında sıvı toplanması gibi bulgular gözlemlenir ve bazen de karın sağ üst tarafında ağrı dolgunluk hissi olabilir. Kanserin zemininde genellikle kronik bir karaciğer rahatsızlığı (örneğin: siroz) olduğundan ve bu hastalıklar da genellikle benzer bulgular verdiğinden olayın karışması mümkündür. Karaciğer kanserleri, dünyadaki kanser türlerinde 6. sırada yer alsa da ülkemizde siroz ile ilgili hastalıklar fazla olduğundan daha sık görüldüğünü söylemek yanlış olmaz. Bu yüzden kronik hepatit ve erken evre sirozlu hastalar tümör gelişme riskine karşı 6 ay-1 yıllık periyotlarla radyolojik olarak ultrason ve gerekirse MR, BT gibi yöntemlerle  takip edilmesi gerekir.

Sizi Arayalım

    Karaciğer Kanseri Neden Olur?

    Karaciğer kanserinin erken dönemde çok özgün bir bulgusu yoktur bu yüzden tanı konduğunda kanser genellikle büyük boyutlara ulaşmıştır.  Sıklıkla, kilo kaybı, iştahsızlık, halsizlik, çabuk yorulma, sarılık, karında sıvı toplanması gibi bulgular gözlemlenir ve bazen de karın sağ üst tarafında ağrı dolgunluk hissi olabilir. Kanserin zemininde genellikle kronik bir karaciğer rahatsızlığı (örneğin: siroz) olduğundan ve bu hastalıklar da genellikle benzer bulgular verdiğinden olayın karışması mümkündür. Karaciğer kanserleri, dünyadaki kanser türlerinde 6. sırada yer alsa da ülkemizde siroz ile ilgili hastalıklar fazla olduğundan daha sık görüldüğünü söylemek yanlış olmaz. Bu yüzden kronik hepatit ve erken evre sirozlu hastalar tümör gelişme riskine karşı 6 ay-1 yıllık periyotlarla radyolojik olarak ultrason ve gerekirse MR, BT gibi yöntemlerle  takip edilmesi gerekir.

    Karaciğer Kanseri Evreleri Nelerdir?

    Karaciğer kanserinin tedavi planlaması için öncelikle evrelendirilme yapılmalıdır ve bu evrelendirme de genelde dört aşamadan oluşur.

    Evre 1: Karaciğer kanserinde tümör dokusu karaciğer içerisinde bulunur ve başka bir organ veya  yapıyı etkisi altına almamıştır.

    Evre 2: Karaciğer kanserinde küçük tümöral oluşumlar karaciğer dokusu içerisinde yer alır ya da bir kötü huylu tümör dokusu kan damarlarına ulaşmış olarak belirlenir.

    Evre 3:Bu evredeki karaciğer kanserinde birden fazla sayıda büyük tümör karaciğer dokusunu etkilemiş ya da bir büyük tümör, büyük bir damarı etkisi altına almış biçimde tespit edilir.

    Evre 4: Bu evredeki karaciğer kanserinde ise karaciğer kanseri artık metastaz yapmış ve vücudun diğer bölümlerine de yayılmıştır.

    Karaciğer Kanseri Teşhisi Nasıl Konulur?

    Karaciğer kanseri bazı vakalarda ileri aşamaya kadar herhangi bir belirti vermeyebilir, kanser ilerledikçe nedensiz kilo kaybı, karnın sürekli şiş olması, sıvı birikimi, iştah kaybı ve sürekli halsizlik, sarılık gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu tür şikayetler yaşayan bireyler en kısa sürede doktora başvurmalıdır. Çünkü günümüzde karaciğerdeki her türlü gelişimi, görüntüleme yöntemleri aracılığı ile saptanabilmektedir. Risk altındaki hastaların en ucuz ve kolay uygulanabilen yöntem olan ultrasonografi ile takibe alınması gerekir. Bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MR), anjiyografi başvurulacak diğer yöntemler arasındadır. Tanıyı kuvvetlendirmek için bazen bu görüntüleme yöntemlerinden birkaçı birlikte kullanılabilir ve kanda, bir tümör belirteci (marker) olan alfa feto protein (AFP) tayini yapılabilir. Bu testin yüksek çıkması kanser açısından anlamlıdır fakat kanser olduğu bilinenlerde dahi normal çıkabildiğini unutulmamak gerekir. Normal çıkması, tümör olmadığı anlamına gelmez, tanı için bazı vakalarda karaciğerden iğne biyopsisi uygulanabilir fakat bu, sık başvurulacak bir yöntem değildir. Biyopsi yapılıp yapılmamasına bu konularda deneyimli, karaciğer hastalığı ile ilgilenen hekimler yani gastroenteroloji uzmanları ve/veya cerrahların karar vermesi gerekir.

    Karaciğer Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?

    Tedavi edilemeyen karaciğer kanserinin sonuçları olumsuz tablolara yol açar, bu  vakalarda beklenen yaşam süresi, 6-9 ay kadardır, en etkili yöntem de tümörün cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Cerrahi tedavi,  tümörün evresine ve etrafa yayılım olup olmamasına, hastada bir karaciğer hastalığı varsa bunun derecesine bağlıdır. Karaciğer dışına yayılmış bir karaciğer kanserinde, cerrahiye gerek yoktur. Cerrahinin başarısı tümörün çapı ile de ilgilidir, çapı <5cm olanlarda cerrahi sonrası sağ kalım, tümörü >5cm olanlara kıyasla çok daha iyidir ve ideal şartlarda (<5cm, tek, yayılımı yok) yapılan cerrahi çıkarımlardan sonra beklenen 5 yıllık sağ kalım yüzde 60 düzeyindedir. Cerrahi uygulanamayan vakalarda Girişimsel Radyoloji Uzmanı tarafından radyoembolizasyon, kemoembolizasyon, kemoterapi, alkol enjeksiyonu, radyofrekans ablasyonu gibi teknikler yapılabilir ve uygun vakalarda bunlar, cerrahi ile birlikte de kullanılabilir. Cerrahide,  geriye kalacak karaciğerin hastanın yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesine yetecek nitelikte ve boyutta olmasına dikkat edilmelidir. Karaciğerde bulunan tümörün cerrahi olarak çıkarılması uygunsuzsa, karaciğer nakli ile tedavi sağlanabilir. Hastayı karaciğer nakline götüren birçok neden bulunmaktadır ve karaciğer tümörleri de bunlar arasındadır. Tümör uygun kriterlere sahip ise sonuçları bakımından en ideal tedavi, karaciğer naklidir. Karaciğer nakliyle potansiyel olarak tümör gelişme riski olan hastalıklı karaciğer tamamen çıkarılır ve yerine sağlıklı karaciğer nakledilir nakil yapılan hastalarda tümörün yeniden çıkma riski de daha azdır.

    Sık Sorulan Sorular

    Karaciğer kanserini engellemek için hepatit virüslerinden korunmalı geç olmadan Hepatit B virüsüne karşı aşılanma sağlanması gerekir. Siroza ve uzun dönemde karaciğer kanserine yol açabileceğinden aşırı alkol tüketiminden uzak durulmalıdır. Sağlıklı beslenme ile obezite ve diyabet riski düşürülerek beraberinde oluşabilecek karaciğer yağlanması, siroz ve karaciğer kanseri riski de azaltılacaktır.

    Kanser tedavisinde girişimsel radyolojik uygulamaların çeşitleri ve bunların etkinliği, son yıllarda gelişen teknoloji sayesinde giderek artmıştır. Bu tedavilerin başında ciltten görüntüleme kılavuzluğunda tümörün içine yerleştirilen bir iğne ile tümörü yakma diye tanımlanabilecek  radyofrekans (RF) ve mikrodalga (MW) ablasyon tedavileri, kan damarlarından anjiyografik tekniklerle tümöre ulaşarak; hem tümörün beslenmesini kesecek şekilde damarları tıkayan, hem de aynı zamanda tahrip etmek için yüksek doz kemoterapötik ya da radyoaktif izotop yüklü ilaçların verildiği kemoembolizasyon ile radyoembolizasyon (Yittrium 90) tedavileri gelir. Erken evre küçük tümörlerde tam tedavi sağlayabilen bu teknikler, ileri evrede olması nedeniyle diğer tedavilerin uygulanamadığı hastalarda da tümörün yayılımını yavaşlatmak, durdurmak veya tümörü küçültmek amacıyla kullanılabilir.

    Karaciğer metastazlarının tedavisi, yayılımın nereden olduğuna (hangi organın kanserine ait), olayın yaygınlığına (karaciğerde kaç metastaz var), metastazların karaciğerdeki yerine, karaciğer dışında başka bir yerde de yayılım gösterip göstermediğine bağlıdır, özellikle lenfomalar bazı kemoterapi kombinasyonlarıyla tedavi edilebilir ve meme ve akciğer kanserleri kemoterapiden kısmen fayda görür. Karaciğer metastazlarının tedavisi açısından kalın bağırsak (kolorektal) kanseri metastazlarını ayrı tutulmalıdır. Kolorektal kanserler sıklıkla karaciğere metastaz yapar ve karaciğerdeki metastazların cerrahi olarak çıkarılması da tedavi açısından çok önem arz eder.

    Evet. Karaciğer, kanı filtre eden büyük bir organdır bu yüzden, kan dolaşımına karışan kanser hücreler, bu organda takılır kalır ve büyümeyi sürdürür. Özellikle sindirim sisteminden (bağırsaklar) gelen kanın ilk önce karaciğerden geçmesi sebebiyle buralara ait kanserlerin karaciğer metastazları sıklıkla  görülür. Kalın bağırsak, mide, pankreas, safra yolları, ince bağırsak gibi organlara ait kanserlerde  karaciğere metastaz, bunun yanında meme kanseri, akciğer kanseri ve lenfomalara ait metastazlar da yoğun olarak  görülür.